? Kitap başlığı: | Nâdiri Tefsiri |
Yazar: | Bilal |
Kitap Sayısı: | 1000+ |
Dil: | Türkçe |
Görünümleri: |
|
? PDF Doğrudan | İndirme için tıklayın |
Satın al | Kağıt Kapak için |
Nâdiri Tefsiri ile Muhammed Bilal Nâdir Hazretleri
NÂDİRİ TEFSİRİ
TAKDİM
Günümüzde çok sayıda meal ve tefsir varken, neden böyle bir tefsir yazılma ihtiyacı hissedildi?
Ehl-i Sünnet âlimleri tarafından önceden yazılan ve Müslümanlar tarafından itibar edilen çok sayıda meal ve tefsir vardır.
Osmanlı Devleti’nden sonra Arapça ve Osmanlıca olan bu eserler, günümüz Türkçesine çevrilmiştir.
Ancak bâzı kimselerin, bu eserleri çevirirken veya yeniden yazdıkları meal ve tefsirlerde kendi bâtıl görüşlerine göre âyetleri çarpıttıkları görülmektedir.
Bu çarpıtmayı da âyetlerle ilgili olan hadisleri; ″Mevzudur, sahih değildir″ demek sûretiyle gerçekleştirmişlerdir. Bu kimseler özellikle, Müslümanların itikâdını ve yakînini güçlendiren âyetleri çarpıtmışlardır.
Meselâ: Peygamberimiz Sallallâhu aleyhi ve sellem’in mûcizelerini ve onun üstün vasıflarını belirten, evliyâ, kerâmet, şefaat, zikrullah ve tasavvuf yolunu anlatan âyetler gibi.
Böylece, Müslümanlar arasında tefrika çıkmasına sebep olmuşlardır.
Biz de Müslümanlar arsındaki bu görüş ayrılığının ortadan kalkması, âyetlerin doğru anlaşılabilmesi ve ecdadımızın da amel ettiği Ehl-i Sünnet görüşünün tam anlamıyla yaşanabilmesi için âyetleri ilgili hadisler ile birlikte ele alarak böyle bir tefsir yazma ihtiyacı hissettik.
Çünkü âyetlerin doğru anlaşılabilmesi için mutlak sûrette hadisler ile birlikte ele alınması gerekir.
Bu hususta Allah’u Teâlâ Sûre-i Nisâ, Âyet 59’da şöyle buyurmuştur: ″… Eğer Allah’a ve âhiret gününe îman ediyorsanız, ihtilaf ettiğiniz herhangi bir meselede Allah’ın kitabına ve Resûlün sünnetine mürâcaat edin.
Bu, sizin için hayırlı ve netice itibariyle daha güzeldir.″
Peygamberimiz Sallallâhu aleyhi ve sellem de şöyle buyurmuştur: ″Size iki şey bırakıyorum ki, bunlara sarıldığınız sürece aslâ dalâlete düşmezsiniz.
Bunlar, Allah’ın kitabı ve O’nun Peygamberinin sünnetidir.″[1] Bu iki emânet, Peygamberimiz Sallallahu aleyhi vesellem’in, Müslümanlara kıyâmete kadar geçerli olan bir vasiyetidir.
Bu sebeple de âyetlerin doğru anlaşılabilmesi için hadisler ile birlikte ele alınması zorunludur.
Yine hadislerin önemine dair şu hâdise nakledilmiştir: Hz. Ali Efendimiz, İbn-i Abbas Hazretlerini Hârici taifesiyle tartışmaya gönderir ve ona der ki: ″Git, onlarla mücâdele et. Onları Kur’ân’a ve sünnete çağır. Fakat onlara Kur’ân’dan delil getirme.